Göbeklitepe Nasıl Bulundu?

Göbeklitepe ilk kez 1963 yılında İstanbul ve Chicago Üniversiteleri Güneydoğu Anadolu Tarih Öncesi Araştırmaları Karma Projesi kapsamında Halet Çambel ve Robert John Braidwood tarafından tespit edilmiş ama önemi o yıllarda anlaşılamamış.

1983 yılında Göbeklitepe’nin bulunduğu arazinin eski sahibi olan Mahmut Yıldız tarlasını sürerken bir heykele rastlıyor. Heykeli Şanlıurfa Müzesi’ne götürse de müze müdürü heykelin önemini anlamadığı için “kireç taşı” diyerek onu bir odaya kaldırtıyor. 

4-5 yıl sonra aralarında Klaus Schmidt’in de yer aldığı Alman arkeologlar farklı kazı çalışmaları yaparken Şanlıurfa Müzesi’ne geldiklerinde bu heykelle karşılaşıyor ve arazinin sahibi Mahmut Yıldız ile iletişime geçerek kendilerini bugün Göbeklitepe’nin bulunduğu bölgeye götürmelerini istiyor.

Kısaca Mahmut Yıldız’ın tarlasını sürerken rastladığı tarihi eser Göbeklitepe’nin gün yüzüne çıkmasında büyük rol oynuyor. 

1994 yılında Klaus Schmidt önderliğinde Göbeklitepe’de kazı çalışmalarına başlanıyor, ancak çalışmalar beklendiği gibi gitmiyor. Uzun süre hiçbir şey bulamayan arkeologlar Mahmut Yıldız’ın tarla sürmeye çalışırken rastladığı T başlı bir tapınakla iki yılın ardından tarihin seyrini değiştirmeye başlıyor.

Klaus Schmidt 2014 yılında vefat edene kadar Göbeklitepe’de çalışmalarını sürdürürken bölgedeki kazılar Schmidt’in ardından Şanlıurfa Müzesi Başkanlığı’nda Alman Arkeoloji Enstitüsü işbirliği ile yürütülmeye devam ediyor. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir